🐋 5 Aylık Bebeğim Sürekli Bağırıyor

Kendikendineyken de cıvıl cıvıl sesler çıkaracaktır. Bebeğinizi güldürmenin bir başka yolu, onun gülümsemesine karşılık vererek gülmektir. Yiyip, içerken çıkan sesler de onu eğlendirir. Agular, küçük çığlıklar, kıkırdamalar konuşmanın ilk adımlarıdır. 5 Aylık Bebek - Sosyal Yetenekler. Hocam9 aylık bebeğim oturamiyo oyuncaklara uzanmiyor ellerini arada hala yumruk yapiyo sırt üstü yatarken kafasını kaldirmiyo yüz üstü yatarken 25sn veya daha kısa kaldiriyo gelişim geriliği doğdu eeg ve mr çekildi eeg temiz çıktı mr da biraz sıvı fazla çıktı sizce hareket sorunları neden olabilir. 2020/01/22 at 1:12 am Merhaba10.5 aylık bir bebeğim var, çalışıyorum ve oğluma babaannesi bakıyor. Onunla ilgilendiğimi düşünüyorum. Kılık kıyafeti olsun her şeyinde sağlığıyla ilgili her ayrıntısında titiz davranıyorum. Ona zaman ayırmaya çalıyorum ama oğlum beni Çocuklarkendini ifade etmenin birçok yolunu denerken, özellikle etrafının olumlu/olumsuz tepkilerini çeken davranışları tekrar etme eğilimi gösterir. Çığlık atmak çoğunlukla tüm ilgileri üzerinde topladığı için bunu alışkanlık haline getirebilir. Evde ya da sosyal ortamlarda çocuğunuzun bağırması sizi yorabilir ve sinirlendirebilir. İkiaylık bebeğim var iki gündür adet gibi ama az kanamam var sutum de daha az gibi birde Bebeğim iki aylık doğduğundan bu yana mama meme olarak devam ediyoruz sürekli emziriyorum doymadigini hissediyorum günde iki vaya üç defa mama veriyorum çok zor durumda kalmadigim sürece sürekli emziriyorum sizce yanlış mı yapıyorum İnternetteendometriozis ile ilgili ne kadar yerli yabancı makale varsa hepsini incelerken, sitenize denk geldim ve sadece yaşadıklarımı paylaşmak istedim, bir de soru ileteceğim. 25 yaşında, yurtdışında yüksek lisans yaparken, endometriozis hastası olduğumu öğrendim, maalesef ki o ağrı ve acıyı her saniye, her anımda özellikle üzüldüğüm, sıkıldığım anlarda Recep Aydın ile röportaj --Recep Aydın’ın ölen bebeğinin toprağa verilmesinin arşiv görüntüleri --Ölen eşin fotoğrafı

( KOCAELİ -ÖZEL)- Korona virüsten ölen eşi ve bebeğinin mezarını ziyaret edemeyen vatandaş: KOCAELİ - Kocaeli’de korona virüs nedeni ile eşi ve karnındaki 8 aylık bebeğini kaybeden Recep Aydın, yaşadığı zorlu süreci anlattı Bebeğibesin alerjisi olan annelerin unutmaması gerekenler; 1. 3 gün bekleme kuralı 2. Yiyecekleri karıştırmadan tek tek denemek. 3. Denemeleri çok az miktarda yapmak. (örneğin 1 çay kaşiği ) 4. Tüm denemeler için öncesinde doktorunuzla nasıl bir yol izleyeceğinizi konuşmak. Bebeğiniz 6 aylık oldu. Bazensling’e koyar koymaz, anında susuyor. Ama bazen dakikalar sürüyor nefesini yakalaması. Geceleri güzel uyuyor. Emme arasını 4-4.5 saate çıkardı. Uyumama fırsat veriyor. Uyanınca memesini emip, uslu uslu geri yatıyor. Gece 10 ile sabah 8-9 arası, toplamda 2-3 kez uyanarak geçiriyor geceyi. Ama gündüz başka bir olay. Bebeğimne eline geçerse ağzına götürüyor. Ne yapmalıyım? Oyun oynarken hırçınlaşma; 3 yaş çocuklarda disiplin eğitimi; 4.5 yaşındaki oğlum herşeye hayır diyor; 15 aylık kızım istedikleri olmadığı zaman sinirleniyor, vuruyor; 3 yaşındaki oğlumun öfke krizleri; 3 Bunlaröğrettiklerinin çok küçücuk bi kismi lokum bebeğim. Evet çok yoruluyorum, evet gelecekle ilgili bazen deli kaygilarim oluyor ama sonra sen bir sariliyosun o kaygilar uçup gidiyor Geçen yıl bu zamanlar ömrünün çok kisa olacağina inandirildim ama sen minik ama koca kalpli adam ameliyattan sonra gordugum de babana dedim Can Patchile düzelir bir iki aya. 4 ilk Steam'e geldiği gününde almıştım. Ertesi gün girdim crack olandan düşük FPS ve lag oluyordu. Bir iki güncelleme ile Ultra-High ayarlarda yağ gibi oldu. Bebeğim gibi oyun 4. FH oyunlarında var bu akrabalık geni. urq5eRa. Bebekler sadece acıktıkları ya da annelerinin sütü yetmediği için ağlamazlar. Bebeklerin ağlamalarına neden olabilecek çeşitli durumlar vardır Rahatsızlık bebeğin bezinin pis olması, sıcak veya soğuk ortam Yorgunluk fazla ziyaretçi Hastalık ya da ağrı Açlık yeterli süt alamama, büyümenin hızlanması Annenin aldığı ilaçlar, gıdalar, kola, kahve, çay, sigara, bazı yemekler aromatik, baharatlı, gaz yapıcı vb, bazen inek sütü Memede süt fazlalığı Nedensiz ağlama kolik Hipertermi bebeğin çok giydirilmesi sonucunda oluşan vücut ısısında artış Annede meme ve meme başı sorunları Bebekte memeyi kavrama, emme bozukluğu Huzursuzluk anneden ayrılma, yer değişikliği, bakıcı değişikliği vb Özellikle büyümenin hızlanmasına bağlı olarak bebeğin artan ihtiyaçları karşılanamazsa, bebekler bir ifade şekli olarak ağlayabilirler. Bebek 2 haftalıkken, 5 haftalıkken ve 3 aylıkken bu durum sıklıkla gözlenebilir. Bu durumda da daha sık emzirme en iyi çözümdür. Bazı bebekler ise, diğerlerinden çok ağlarlar, daha fazla kucağa alınmak ve taşınmak isterler. 16 aylık bebeğim sürekli bağırıyor, nasıl davranacağımı bilemiyorum. 1-3 Yaş Merhaba, 16 aylık bebeğim, son 1 aydır sabah uyanır uyanmaz bağırmaya başlıyor ve durum tüm gün devam ediyor. İstediği her şeyi, yapılsa da yapılmasa da bu şekilde talep ediyor. Bu arada bebeğimize annesi ve ben bakıyoruz, annesi doğumdan itibaren sürekli yanında, geceleri birlikte uyuyorlar. Doğumdan itibaren sürekli konuşulan, sevgi gören, oyun oynanan,kesinlikle yalnız bırakılmayan bir bebek. Anne sütü almaya devam ediyor, fiziksel gelişimi oldukça iyi buna rağmen 5 aylık emeklemenin ardından 16, ayda yürümeye başladı, 6. ayda belirgin olarak anne demesine rağmen, şu anda belli belirsiz anne&baba diyor, başka kelime kullanmıyor. Bağırmanın sebeplerinden biri de bu olabilir diye düşündük fakat çok uğraşmamıza rağmen konuşma konusunda pek istekli değil. Kitap okumamıza kesinlikle izin vermiyor, kitabı elimizden alana kadar vazgeçmeden uğraşıyor bu arada tabi ki bizi dinlemiyor ve başka şeylerle uğraşıyor. Teşekkür ederim SORU BANKASI 31 Temmuz, 2012 kere okundu Soru33 aylık kızım küçük büyük çocukları sürekli her fırsatta ısırıyor, sıkıyor, bağırıyor, itiyor. Kontrol edemiyorum. Sürekli artık kontrol etmekten yoruldum onuda kendimide üzüyorum. Neden yapıyorsun diyorum anlamsız cevaplar veriyor. Lütfen yapma diyorum, kızıyorum, bagırıyorum ama her şeyı denedım. Çıkamadım işin içinden. Çok yoruldum. Ne olur yardım edin. Yoksa dışarı çıkartmıyacagım bundan sonra. Çünkü her dışarı çıkardığımda bunu yaşıyorum yardım Cevap Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, çocuğunuzla konuşmaya çalışmanız ve yaptığı davranışların nedenlerini ondan öğrenme çabası içinde olmanız gerçekten anne olarak takdir edilecek bir davranış. Onun da bir birey olduğunu kabullenmeniz olumlu bir adım. Kişisel bazı haklarının olduğunu da bilerek çocuğunuza bu şekilde bir yaklaşım içinde olmanızı gerçekten kutluyorum. Sizi çok iyi anladığımı ve kaygılanmanızda da haklı olduğunuzu belirtmek isterim. Her ebeveyn gibi siz de çocuğunuzun güzel ahlak sahibi, sabırlı, davranışlarının farkında olan, diğer insanlara karşı saygılı ve adaletli olması gibi erdemlerle bezenmesini istiyorsunuz. Fakat bu güzellikleri isterken çocuğumuzun yaş dönemi özelliklerini göz ardı etmemelisiniz. Çocuk eğitiminin yaş dönemleri ile alakalı sahip olduğunuz bilgi birikimi sizi yanlış ve olumsuz tavırlardan koruyacaktır. Bu sebeple varsa bu konudaki eksikliklerinizi bir an önce tamamlamanız yerinde olacaktır. Çocuğunuz, 2,5 yaş sendromu dediğimiz, inatlaşmanın asla işe yaramadığı, kızıp bağırmanın istenilenin tam tersi davranışlara yol açtığı, deyim yerindeyse “küçük ergenlik dönemi” dediğimiz bir dönem içindedir. Henüz çevresini yeni tanımaya başlamış ve kendi ayakları üzerinde durmak isteyen çocuğunuz, benmerkezci bir tavır içinde. Dünyanın sırf kendi etrafında döndüğünü, her istediklerinin olması gerektiğini bu dönemde daha çok hisseder hissedecek yaş grubu içindedir. Bu yaştaki çocukların bir diğer önemli özelliği de kendisini özerk bir varlık olarak tanıması ve kendisini kanıtlamaya çalışmasıdır. Ebeveyn anne ve baba tutumları nedeniyle bu dönemin sağlıklı bir şekilde atlatılmaması durumunda ileriki yıllarda saplantı, aşırı gerginlik ve inatçılık huyları yerleşebilir. Bunları kaygılarınızı arttırmak için değil, bilakis ebeveyn olarak dikkatinizi ve gayretinizi bu yöne çekmek için söylüyorum. Çocuğunuzun başka çocuklara gösterdiği şiddet içeren davranışların sebeplerine dikkat çekmek istiyorum. Çocuğunuz sizden ilgi bekliyor olabilir. Her gösterdiği şiddet davranışı ile sizin onunla ilgilendiğinizi gördüğü için sürekli bu davranışı pekişmiş olacaktır. Çocuğunuz sizin onula ilgilenmenizi nasıl olursa olsun hoşuna giderek kabul edecektir. Bu yüzden çocuğunuzun bu tür davranışları hangi zamanlarda yaptığını çok iyi tespit edip dikkatini başka yönlere çekmelisiniz. Çocukların yaptıkları olumsuz tutumlardan vazgeçmeleri için yapma etme şeklinde -me -ma eki içeren fiillerle uyarılmaları, o işlerden vazgeçmeleri için değil tam tersi yapmaları için pekiştirme görevi yapabilir. Çocuk kendisine başka bir alternatif sunulmadığı için zihninde söylenen fiili algılar ve onu uygular. Siz çocuğunuza yapmaması gereken davranışları nedenleri ile açıklamazsanız çocuğunuz bunları yapmaya devam edecektir. Açıklayıcı olmak her zaman fayda sağlayacaktır. Bunun için de sabır gerekir. Çünkü çocuğunuz sizi dinler gibi görünür fakat kendi bildiğini yapmak daha cazip gelir. O yüzden sabırla açıklama yapmaya devam etmelisiniz. “Ve zamana kadar!” diye sorduğunuzu duyar gibiyim… Çocuğunuz bu yaş sendromunu atlatıncaya kadar sabırla devam etmelisiniz. Yukarıda da bahsettiğim gibi daha sonra yerleşmiş olumsuz davranışlarla karşılaşmaktansa şimdilik sabretmek en akıllı çözüm olacaktır. Çocuğunuzda yakın çevresinden öğrenebileceği ve şiddet içeren davranışlar gösterdiği unsurlar olabilir. Çocuğunuzun kimlerle oyun oynadığına, aile içinde şiddet unsurlarıyla karşılaşıp karşılaşmadığına ve televizyon gibi olumsuz izler bırakabilecek iletişim araçlarıyla ne tür etkileşim içinde olduğuna ebeveyn olarak dikkat etmelisiniz. Çocuğunuzun kişiliği üzerinde başta anne ve babanın etkisi olmak üzere çevre, iletişim araçları, eğitim vb. Konuların etkisinin olduğu düşünüldüğünde dikkatinizin iki kat daha artmasının gerekli olduğu görülmektedir. Çocuklar iki yaşına kadar tek başına oynamayı severler. İki yaşından sonra sosyal çevreleri oluşmaya başladığı için grup oyunlarına ve arkadaş edinmeye başlarlar. Çocuğunuzun arkadaşlarına nasıl davranacağı ile ilgili sıkıntısı olduğu görülmektedir. Arkadaş seçme konusunda ona yardımcı olabilir ve arkadaşlığın ne anlama geldiğini izah edebilirsiniz. Fakat bunları yaparken zamanı çok iyi seçmelisiniz. Kızınızın olumsuz davranışları yaptığı ve sizin de sinirlendiğiniz bir anda asla konuşmayın. Pek faydasını göremezsiniz. Sakin bir zamanda ve onunla ilgilenirken konuşmanız ve ona destek olduğunuzu göstermeniz güveni açısından çocuğunuza yarar sağlayacaktır. Her zaman olmamak şartıyla arkadaşları ile oynarken siz de oyunlarına eşlik edebilir ve oyunun bir parçası olabilirsiniz. Ama bunu yaparken onların kuralına göre oynamayı da ihmal etmeyin. Bunu kızınızın arkadaşları ile nasıl geçinmesi gerektiğini ve onlara nasıl davranıp davranmaması gerektiğini öğretmek için yaptığınızı unutmayın. Çocuğunuzla birlikte aile toplantıları yaparak belli kurallar oluşturun. Bu kuralların içinde çocuğunuzun söylediği kurallar da olsun. Bunu yaparak kızınızın hem kendine güvenini sağlayacak hem de hayatın kuralları olduğunu ve bunlara uyulması gerektiğini öğretmiş olacaksınız. Çünkü kızınız kendine güveni olmadığından arkadaşlarına karşı bu şekilde davranıyor olabilir. Sizin de tanıdığınız ve güvendiğiniz bir ailenin çocuğunu evinize kızınızla oynamak üzere çağırabilir veya kızınızı o ailenin çocuğunun yanına götürebilirsiniz. Kendi denetiminiz altında fakat karışmadan uzaktan izleyebilirsiniz. Haftalık çeteleler düzenleyerek ödül sistemini uygulayabilirsiniz. Her sorunsuz geçen arkadaş buluşmalarında veya oyunlarında o günün sütununa gülen yüz; sorunlu geçen günün sütununa da üzgün yüz koyabilir ve hafta sonunda hangisinin çok olduğuna bakarak ödül verilebilir. “Ceza” kelimesini kullanmadım çünkü bu yaşta çocuklara bu gibi sebeplerden dolayı ceza verilirse hem onur kırıcı olur, hem güven yıkıcı olur hem de ebeveyne karşı bir inatlaşma başlar ve ileriki yaşlarda da devam eder. Peki, sorunlu geçen bir hafta sonunda ne yapılabilir? Eğer üzgün yüzler daha çoksa “gülen yüzlerinin sayısı artmış seni tebrik ederim sen bu işi başaracaksın” gibi olumlu ifadelerle pekiştirebilirsiniz. Başka bir şekilde de ” bu şekilde devam edersen başaracağına inanıyorum beni çok sevindirdin” gibi ifadeler de kullanılabilir. Bu konuda yapabileceğiniz pek çok uygulama mevcuttur. Fakat öncelikli olarak yazımın başında da ifade ettiğim gibi çocuğunuzun yaş dönemi hakkında detaylı bilgiye sahip olmalısınız. Konu ile alakalı kaynaklar size yardımcı olacaktır. Emin olun ki sizin gibi birçok anne bu yaş grubu içindeki çocukları için birçok farklı sebepten dolayı kaygı taşımaktadır. Yalnız olmadığınızı ve çok kutsal bir görevi ifâ etmek üzere seçilmiş olduğunuzu asla unutmayın…….”annelik” Sabırla devam ettiğiniz ve bu konularda kendinizi geliştirdiğiniz müddetçe hem huzurlu bir aileniz olacak hem de sağlıklı bir kişiliğe sahip bir evlat yetiştirmiş olacaksınız… Yani o kutsal annelik görevinizi hakkıyla yerine getirmiş olacaksınız. Eğer bütün çabanıza rağmen kendinizi yine de çaresiz hissederseniz profesyonel anlamda yardım almanızı tavsiye ederim. Size şimdiden başarılar diliyorum. Size ve ayakları öpülesi bütün annelere saygılarımı sunuyorum. Ramazan Eşe Psikolojik Danışman Paylaşmak Güzeldir Çocuğunuz sürekli bağırıyor mu? Çocuğunuzun öfkesini anlamak için onun gelişim süreçleri hakkında bilgi sahibi olmanız gerekir. Çocuğun doğumundan itibaren gelişiminin tüm evrelerinde en sık rastlanan duygusal tepkilerden birisi olan öfke, çocuğun kendi istekleri ile çevresindeki kişilerin isteklerinin çatışması sonucu ortaya çıkıyor. Uzmanlar, çocuklardaki öfkenin nedenlerini anlatıyo Çocuğunuzun öfkesini anlamak için onun gelişim süreçleri hakkında bilgi sahibi olmanız gerekmektedir. Özellikle 2-3 yaş dönemi, çocukların kendilerine odaklandıkları ve kendi isteklerini her şeyin üzerinde tuttukları ve bu nedenle öfkenin yoğun olarak yaşandığı bir dönem. Çocuklarda öfke çoğunlukla engellendikleri hayal kırıklığına uğradıkları, korku ve kaygı hissettikleri zamanlarda görülebilir. Çocuklar hayal kırıklığına uğradığında ya da kendisini engellenmiş hissettiğinde, duygularını fiziksel olarak ifade etme yolunu seçerler. Özellikle küçük yaşlardaki çocuklar, sıkıntı hissettikleri durumlarda ne yapacaklarını daha öğrenmediğinden içinden gelen saldırgan dürtülerini bilinçsizce açığa çıkarma yolunu seçebilirler. ÇOCUKLAR ÖFKESİNİ NASIL BELLİ EDER? Erken yaşlardaki çocuklarda ağlama, bağırma, tepinme, kendini yerden yere atma, zıplama, tekmeleme, bir şeyler fırlatma gibi davranışlara rastlanabilir. Daha büyük yaşlarda ise çocukların kendilerini ifade etme yeteneklerinin gelişmesi sonucu öfke tepkilerinin düşüşe geçmesi beklenir. Ancak bu yaş dönemlerinde de çocuklarda; iletişim problemleri, ilgisizlik, otoriteye karşı gelme isteği ve isteklerinin dikkate alınmaması nedeniyle çocuklarda öfke tepkileri ortaya çıkabilir. Erken yaş dönemlerinde görülen kendisine ve ailesine karşı olan tepkiler, okul öncesi ve okul dönemine bağlı olarak dışarıdaki insanlara doğru bir yönelim gösterir. Arkadaşlarının kafasına vurmak, eşyalarına zarar vermek, sözlü saldırılar, başkalarını kasıtlı olarak rahatsız etmek gibi davranışlar sergileyebilirler. ÇOCUKTA ÖFKENİN NEDENLERİ • Çocuğun temel ihtiyaçlarının zamanında giderilmemesi • Anne ve babanın tutumları arasında farklılıklar bulunması • Düşük sosyal ilişkinin olması • Çocuğa olumsuz örnek teşkil edebilecek bir kişinin varlığı • Televizyon ve kitle iletişim araçlarının olumsuz etkisi • Ebeveynlerin çocukları yanlış yargılama ve değerlendirmeleri • Uygulanan yanlış cezalandırma yöntemleri • Çocukların yaptığı olumsuz davranışların ebeveynler tarafından ödüllendirilmesi • Aile içi geçimsizlik ve şiddetin var olması • Okulda akranları tarafından istismar edilmesi gibi nedenler sayılabilir. Formsante Yayınlanma Tarihi 22 Ocak 2020 Çarşamba, 1245 Güncelleme Tarihi 01 Mayıs 2012 Salı, 1444 aylık bir kızım var. Sürekli ağlıyor doktora getirdik ultrasonla batına bakıldı. Sağlık problemi çıkmadı gündüzleri en az 10 dk en çok 30 dk uyuyor. Geceleri uykusu düzenli bu kadar çok ağlaması normal midir, ne yapmamı önerirsiniz? Dr. Doktoru Cevabı Normal sağlıklı bebekler yaşamın ilk birkaç ayında çeşitli nedenlerden dolayı ağlarlar. Bebek açlık, ağrı ve aşırı ısınma nedeniyle ağlamıyorsa, bir başka deyişle nedensiz ağlıyorsa, buna "kolik" adı verilir. Normal sağlıklı bebekler yaşamın ilk birkaç ayında çeşitli nedenlerden dolayı ağlarlar. Bebek açlık, ağrı ve aşırı ısınma nedeniyle ağlamıyorsa, bir başka deyişle nedensiz ağlıyorsa, buna "kolik" adı verilir. Bebeklerin yaklaşık %10’unda kolik gözlenir. Koliğe aşırı ağlayan bebeğe yol açan nedenler kesin olarak bilinmemekle birlikte, bu bebeklerin daha fazla kucağa alınmaya ya da uykuya dalmadan önce kucağa gereksinimleri olduğu düşünülür. Koliği Nasıl Tanırız? Nedeni açıklanamayan ağlama nöbetlerinin varlığında, Günde bir iki kez, genelde aynı saatlerde tekrarlayan ağlamalarda, Ağrısı olmayan sağlıklı bebeklerin ağlamasında, Ağlama nöbetinin 1-2 saat sürmesi durumunda, Ağlama dönemleri dışında bebeğin bir sorunun olmaması durumunda, Bebeğin üç-dört aylık olmasıyla ağlamaların azalması ya da kaybolması durumunda kolik tanısı koyarız. Nedeni Koliğe yol açan nedenler kesin olarak bilinmemekle birlikte, bu bebeklerin daha fazla kucağa alınmaya ya da uykuya dalmadan önce kucağa gereksinimleri olduğu düşünülür. Bu bebeklerin daha hassas ve duygusal olduğu tahmin edilmektedir. Kolik oluşmasında anne-babanın kişiliği, bebeğe olan tavırları, bebek bakımı kalitesi rol oynamaz. Bu nedenle bebeğin koliği için kendinizi kesinlikle suçlamayın. Nadiren inek sütüne karşı alerjisi olan bebeklerde kolik gözlenir. Aşırı ağlamanın nedeni bebeğin çok gazlı olması da değildir. Bu nedenle bebeğin gazını çıkarmak için ekstra uğraşılara ve özel biberonların kullanılmasına gerek yoktur. Koliğin nedeni karın ağrısı da değildir. Kolik esnasında bebeğin karnının sert hissedilmesinin nedeni, bebeğin ağlarken karın kaslarını kullanmasıdır. Bebeğin ağlarken bacaklarını, karnını çekmesi, kollarını büzmesi de normal ağlama pozisyonundan başka bir anlam taşımaz. Seyri Aşırı ağlamanın bebeğe her hangi bir zararı yoktur. Aşırı ağlama ikinci aydan itibaren giderek azalır. Üçüncü dördüncü aya gelindiğinde tamamen kaybolur. Ağlama nöbetlerini yok etmenin bir yolu yoktur, ancak bazı önlemlerle ağlama süresi kısaltılabilir. Uzun vadede bu bebekler diğer bebeklere oranla daha duyarlı ve çevrelerinde olup bitenlere karşı daha uyanık olurlar. Öneriler Bebek ağladığında kucağa alınarak sakinleştirmeye çalışılmalıdır. Bebeği sakinleştiren ritmik bir hareket, bebeği rahatlatmaya, uykuya dalmasına yardımcı olur. İlk birkaç ay ağlama nedeniyle kucağa alınan bebek şımarmaz. Bebeği kucağınıza alarak, bir sallanma koltuğuna oturarak veya beşikte de yavaşça sallayabilirsiniz. Vibrasyon yaratan ya da bebeği otomatik sallayan koltuklardan da yararlanabilirsiniz. Saç kurutma makinesini düşük devir ve ısıda çalıştırarak bebeğin karnına tutabilirsiniz. Yan odada süpürge ya da çamaşır makinesinin çalıştırılması yararlı olabilir. Arabayla kısa bir gezintiye çıkabilirsiniz. Emzik, masaj, sıcak banyo, rezene, papatya, panason, bitki çayları gibi bebeğe yardımı dokunabileceğini düşündüğünüz her hangi şeyi yapabilirsiniz. Tüm yukarıdakileri denemenize rağmen bebek otuz dakikadan daha fazla ağlamaya devam ederse, bebeğinizin muhtemelen uykusu gelmiş ve uyumak istiyordur. Böyle bir durumda, dış uyaranları gürültü, ışık vb. en aza indirerek bebeği yatağına yatırın. Ağlamasına karşın bebeğin odasının kapısını kapatarak, on beş dakika yalnız bırakın. Bu süre içerisinde uykuya dalmazsa, on beş dakika sonra yanına giderek tekrar yukarıda sayılan sakinleştirme önerilerini deneyin. İlerde de oluşabilecek uyku sorunlarını önceden önleyin. Uykusu gelen bebekler her ağladıklarında kucağa alınırlarsa, kendi kendilerini rahatlatıp uykuya dalmayı öğrenemezler. Bu durumda, normalde dördüncü ayda kaybolması gereken kolik ve oluşabilecek uyku problemleri önceden öğrenilebilir. Bebeğinizi gündüz yerine, gece uzun süre uyumaya teşvik edin. Bebeğin gündüz uzun süre uyumasına izin vermeyin. Bebek gündüz üç saatten daha uzun süre uyursa yavaşça uyandırın. Besleyerek ya da bebekle oynayarak tekrar uyumaması için oyalamaya çalışın. Bu şekilde bebeğin gece hiç uyunmadan en az beş saat uyumasını sağlamış olursunuz. Bebek her ağladığında beslememeye çalışın. Bebeğin aç olması ağlama nedenlerinden yalnızca biridir. Beslenme sonrası midenin tamamen boşalması için en az iki saat gereklidir. İki saatten daha kısa aralarla beslenme, bebekte kramp tarzında karın ağrılarının oluşmasına zemin hazırlar. Anne sütü yapımının artabilmesi için, istisna olarak ilk iki hafta boyunca her ağladığında bebeğinizi emzirin. Gündüz sık aralıklarla beslenen bebekler, gece de sık aralarla uyanarak acıkıp beslenmek isterler. İyice dinlenerek kendinize biraz vakit ayırın. Bebeğin ağlamasını azaltabilirsiniz, ancak bu esnada aşırı yorulmamaya ve yıpranmamaya çalışmalısınız. Gündüzleri en az bir iki kez uyumaya çalışın. Öyle ki gece dayanabilecek enerjiniz olabilsin. Koliği olan bebeğe bakmak için en az iki kişiye gereksinim vardır. Maddi olanaklarınız yeterli değilse arkadaşlarınız ya da akrabalarınızdan yardım istemelisiniz. Bu cevap sizi memnun etti mi?

5 aylık bebeğim sürekli bağırıyor